Trabzon Evde Masaj Hizmeti
Trabzon Evde Masaj
her şeye yeniden adım atmak zorunda kalıyordu. Bigün bu kalıcı olacaktı. Bigün uyanacaktı ve iki gündür düşüncelerinde Trabzon Evde Masaj Turner’ın olmadığının farkına varacaktı ve sonrasında büyülü bir halde bu günler üç olacaktı ve sonra dört ve – “Miranda?” Miranda başını yukarı kaldırdı. Turner bir mutluluk ifadesiyle onu izliyordu. Trabzon Evde Masaj Gözlerinin köşelerindeki kırışıklıklar olmasaydı daha da etkisi altına alan olacaktı… Bir an için yüklerinden kurtulmuş gibi genç, hatta memnun göründü.
Hâlâ ona âşıktı. Minimumından gecenin geri kalan kısmı için kendini bunun tersine inandırmaya çalışmayacaktı. Sabah olunca yeniden başlayacaktı ama bu gecelik, çabalama zahmetine girmeyecekti.
Müzik sona erdi ve Turner onun elini bıraktı, zarif bir slm vermek için geri çekildi. Miranda, bu selama bir reveransla karşılık verdi, sonra onun kolunu tuttu ve odanın bir kenarına doğru yürüdüler. “Sence Olivia’yı nerede bulabiliriz?” diye mırıldandı Turner. “Sanırım dans kartındaki centilmenlerden birisini saf dışı edip onunla dans etmem gerekiyor.” “Tanrım, bundan bir angaryaymış şeklinde bahsetme, ” dedi Miranda. “o kadar da kötü bir durumda değiliz.” Döndü ve hafif bir şaşkınlık emaresiyle ona baktı.
Trabzon Evde Masaj
“Senle ilgili hiçbir şey söylemedim. Seninle dans etmek hiç dert değil.” Övgüler sürdükçe ortalık daha da ılıyordu. İşte bu nedenle, Trabzon Evde Masaj diye düşündü keder içinde, batabileceği yere kadar batmış olması bunun bir kanıtı olsa gerekti. Karşılıksız aşkın, arzuladığı birey karşısında dururken, çok daha acı bir hal aldığını keşfediyordu. Neredeyse on yılını Turner’la ilgili düşler kurarak geçirmişti.
Bevelstoke ailesinin ikindi çayı davetlerini sabırsızlıkla beklemiş ve yılda bir iki defa Turner geldiğinde, kendini ele verme korkusuyla mutluluk ve neşesini gizlemeye çalışmıştı. Aslabir şeyin daha dokunaklı olamayacağını zannediyordu fakat yanıldığını anladı. Şimdi vaziyet daha kötüydü. Önceden Turner için hiç yok gibiydi. Oysaki şimdi rahat, eski bir ayakkabı gibiydi.
Yazık. Ona doğru kaçamak bir bakış attı. O kendisine bakmıyordu. Bakmıyordu ama şüphesiz bakmaktan kaçındığı için değil. Sadece bakmıyordu işte. Belli ki Turner’ın kafasını hiç karıştırmıyordu. “Olivia orada, ” dedi içini çekerek. Arkadaşının çevresini her zaman olduğu şeklinde bir sürü erkek kuşatmıştı. Turner kısık gözlerle kız kardeşine baktı. “fakat hepsi oldukça saygılı davranıyormuş şeklinde görünüyor, değil mi? Uzun bir gündü ve bu gece insafsız büyük erkek kardeşi oynamaya hiç niyetim yok.” Miranda daha yakından bakabilmek için ayak parmakları üzerinde yükseldi.